Dünyanın en önemli uzay şirketi NASA’da Qashqaili bir bilim insanı olduğunu biliyor muydunuz? Hem de tam 36 sene boyunca. 2005’te Amerika’nın En Etkili Kişisi seçilen bilim insanı Qashqaili Dr. Firouz Naderi ile yapılmış özel bir röportajdan kesitleri sizin için Türkçeleştirdik.
Kaynak: mohamadzadeh.com
Şiraz’dan NASA’ya uzanan yolculuğunuz nasıl başladı?
25 Mart 1946’da İran’on Şiraz şehrinde dünyaya geldim. Henüz 4 yaşındayken annemle babam ayrıldı ve babam görüşmemize izin vermediği için annemle ilgili pek bir anım olmadı. Aslen büyük Qashqailiyim ve Dareh Shuri klanının Nderloi aşiretindenim.
Okul hayatım Şiraz’da başladı. Lise için Tahran’a, yüksek öğrenim için ise Amerika’ya gittim. Lisans derecemi 1972’de Iowa Eyalet Üniversitesi’nden elektrik mühendisliği alanında aldım. Daha sonra lisansüstü eğitim için University of Southern California’ya gittim ve 1976’da bu üniversiteden doktora derecesi aldım.
Aslında Amerika’ya gittiğimde ilk hedefim mimarlık okumak ve başarılı bir mimar olmaktı ancak kısa sürede buna yeteneğim olmadığını fark ettim. Bir diğer hayalim sporculuktu ancak o konuda da yeteneğim yoktu.
Eğitimimi bitirdikten sonra ülkeme hizmet etmek için İran’a döndüm. Önce askere gittim. Hizmetim sırasında bir süre İran’ın Uzaktan Algılama Merkezi’nde çalıştım. Buradaki görevim fiziksel temas olmadan dünya yüzeyinden bilgi toplamaktı ancak araştırmamı yapmak için tesis ve alan eksikliği yaşamam beni Amerika’ya dönmeye zorladı. Bu nedenle 1979’da İran’dan ayrıldım ve Amerika’da Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi’nde (NASA) çalışmaya başladım.
NASA’daki ilk büyük projeniz neydi?
Amerika, uydu iletişimine dayalı bir sistem başlatmaya karar vermişti. Bu sistemin tasarımı, Amerika Birleşik Devletleri’nin her yerinde cep telefonu kapsama alanı sağlayacak şekildeydi. Bu proje yaklaşık iki yıl sürdü.
Son olarak, ekibimizin çabalarıyla Gelişmiş Uydu Haberleşme Sistemi (ACTS) oluşturuldu ve tanıtıldı. Bu sistem günümüzün gelişmiş çoklu dalga uydu sistemlerinin öncüsüdür.
NASA ÜSTÜN LİDERLİK ÖDÜLÜNÜN SAHİBİ
Liderliğini üstlendiğiniz bir proje oldu mu?
Yöneticisi olduğum Scatterometer adlı bir proje vardı. Bu projenin amacı, uzmanların hava durumunu eskisinden daha kolay ve daha doğru tahmin edebilmesi için okyanus rüzgarları üzerindeki uzay radarını ölçmekti. Proje harika gittiği ve harika sonuçlar verdiği için Üstün Liderlik Ödülü’nü kazandım.
Bize NASA’nın Yaşamın Kökeni projesinden bahseder misiniz?
Örgüt, insan yaşamı için başka bir gezegen arıyordu ve bunun için Mars’a bir uydu fırlatması gerekiyordu. Ne yazık ki bu proje iki kez başarısız oldu ama ben buna hazır olduğumu beyan ettim. Organizasyon 2000 yılında bu projenin yönetimini bana emanet etti.
Bu projeye ekibimle birlikte çok ciddi bir şekilde ve düzenli bilimsel, teknik ve operasyonel planlarla başladık. İki yıl aralıksız çabaların ardından, nihayet, bir yıl sonra, organizasyon bir Orbiter uzay aracı olan Odyssey’i Mars’ın yörüngesine fırlatmayı başardı. Benim yönetimim sırasında Rovers, Spirit ve Opportunity sondaları Mars gezegeninin yüzeyine ulaşmayı başardı.
AMERİKA’NIN EN ETKİLİ KİŞİLERİNDEN BİRİ
Bu gurur verici projeden sonra ne yaptınız?
Bu projeden sonra NASA beni GPL laboratuvarının birinci yardımcısı olarak atadı. Bu bölümde projeleri tamamlamak için gerekli stratejileri oluşturmam ve uygulamam gerekiyordu. Firmaların satın almalarının laboratuvar tarafından takip edilmesi ve stratejik planlamadan da sorumluydum.
Bu süre zarfında laboratuvar için bir inovasyon merkezi oluşturdum. Bu merkez, silikondan hızlandırıcılar ve inkübatörler inşa etmek için kurulmuş yerli bir startup ekosistemidir. Bu merkezin yardımıyla büyüme ve büyük uzay projeleri olma potansiyeline sahip yeni projeleri çekmeyi başardık.
NASA’daki son etkinliğiniz neydi?
NASA’da çalıştığım son beş yılda çalışma hayatımın en yüksek pozisyonuna, yani güneş sistemi keşif projesinin yöneticiliğine getirildim. Bu projede Satürn gezegenine giden Cassini uzay aracının yönetimi, Vesta ve Ceres asteroidleri üzerindeki Dawn projesinin yönetimi ve Jüpiter gezegenindeki Juno projesinin yönetimi dahil olmak üzere birçok iş yaptım.
Ayrıca, ilk Mars helikopterinin tasarımını ve inşasını ve Europa’nın Jüpiter’in yörüngesindeki uydusunun pahalı keşif projesini planlamaktan sorumluydum.
2005 yılında Ellis Adası Onur Madalyası taktım. Amerika Birleşik Devletleri’nde yılın en etkili kişisi seçildim.
NASA’da 36 yıl geçirdikten sonra Şubat 2016’da emekli olmaya karar verdim.
Emeklilik törenimde NASA, kuruluşa yaptığım hizmetlerden dolayı asteroide benim adımı, 5515 Naderi, 1989 EL1 adını verdi.
Emekli olduktan sonra neler yaptınız peki?
Meslekle bağlarımı koparmadım, hala NASA ve startuplara danışmanlık yapmaya devam ediyorum. Geleceğin liderlerini yetiştirmek ve onlara deneyimlerimi öğretmeye çalışmak için İran-Amerikan Derneği’nde de aktifim.
Oxford, Stanford, Berkeley, MIT, UCLA, Toronto, Virginia Tech, British Columbia gibi bazı üniversitelerde konuşmacı olarak öğrencileri motive ediyorum.
İranlı Amerikalılar Halkla İlişkiler Derneği (PAAIA), Çocukları Okullarda Tutma Vakfı (KCIS), Uluslararası Kanserli Çocuklar Derneği (ISCC) ve Iranica Ansiklopedisi gibi bazı kuruluşlarda da aktifim.
Kendinizi Qashqaili olarak mı yoksa Amerikalı olarak mı tanımlıyorsunuz?
İran’da bir Qashqaili olmak tarihimin bir parçası, Amerikalı olmak da kimliğimin bir parçası. Bu iki nitelik, karıştırılan bir yumurtanın sarısı ve beyazı gibi ve asla ayrılamaz. Amerika benim ülkem, İran ise anavatanım. Köklerimin zengin bir kültür ve tarihe sahip olması beni mutlu ediyor. Amerika’da çok genç ve zeki bir ulus arasında yaşamaktan da gurur duyuyorum.